Hazndar Adak Kurban : Kurban ve Niyet

2 Eylül , 2020admin
Hazndar Adak Kurban : Kurban ve Niyet

Zekâtta olduğu gibi, kurbanda da zarurî (aslî) ihtiyaçlar vardır, onlar şunlardır:

Oturulan ev, evde kullanılan eşya, binek vasıtası, iş ve sanatta kullanılan malzeme ve âlet, kışlık ve yazlık elbise, bir aylık yada başka bir görüşe göre bir senelik yiyecek ve içecek gibi erzak.

İşte bunlardan fazla olarak elinde nisap miktarı kadar malı yada parası bukunan kimseye kurban kesmek vacip olur.

Ayrıca, “Kurbansız olur mu, kurban insanın sağlığına düşer.” sözünün dinî hehangi bir dayanağı ve yeri  yoktur. Hattâ insan zengin olsa da sağlıklı olmayıp hasta veya özürlü olsa bile yine kurban kesmesi üzerine  vacip olur. Öteki taraftan kurbanın şartları arasında hiçbir yerde “sağlık” aranmaz. Örneğin kurban kesecek olan kimse, şu şekilde niyette bulunabilir: “Ya Rabbi, aslında bize ihsan ettiğin bu kadar nimetin karşılığında kendimi sana kurban etmem gerekirdi, yalnız sen insan kurban edilmesini haram kıldın. Benim yerime bu hayvanı kesiyorum.”

Bu niyet ve içindeki sözler kişinin hâlis niyetini ve ihlâsını gösterir.

Borç para alınmak suretiyle kurban kesilmesi uygun olmaz. Şayet insan Kurban Bayramı günlerinde kurban kesebilecek bir zenginlikte olursa, ancak o zaman kurban kesmesi kişinin üzerine vacip olur. [ Haznedar adak kurban ]

“Mahalleden, komşulardan ayıp oluyor.” diye borç harç yapıp, kurban kesmek de doğru olmaz. Çünkü Cenab-ı Hak ﷻ , kula kaldırabileceğinin üstünde bir sorumluluk yüklemez.Böyle bir düşünce ihlâsa zarar verir. Çünkü bu takdirde başkaları görsünler, onlara karşı ayıp olmasın diye kurban kesilmektedir ki, kulluk şuuruna aykırı düşer. Bu riyaya girer.
Fakat, zengin olmamakla beraber kurbanlık bir hayvan alacak kadar parası olan kimse kurbanı alır, keser, etini de çoluk çocuğuyla birlikte yer. Bununla yine sevap işlemiş olur.