Beylikdüzü adak kurban  İstanbul’da planlı kentleşmenin yeni yüzünü temsil eden nadir yerleşim birimlerinden biridir. Geniş caddeleri, bulvarları ve yeşil alanlarıyla düzenli bir yapılanması vardır. Ulaşımı çok çeşitli ve kolay olduğundan dolayı en çok rağbet gören yerleşim yerlerindendir. Avrupa kenti standartlarında, İstanbul’un en kozmopolit ilçelerinden olan ve son dönemlerde yıldızı parlayan Beylikdüzü’nde lüks konutlar da hızla yükseliyor.

Beylikdüzü, oldukça eski bir yerleşim bölgesidir. MÖ 7’inci yüzyıla dek uzanan tarihi boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan ilçenin ilk sakinleri Helenlerdir. İstanbul’un fethinden sonra Osmanlı topraklarına katılan Beylikdüzü, o dönemlerde bir sayfiye yeri ve tarım köyü konumunda kaldı. Bizans ve Osmanlı zamanında orduların konaklama yeri olduğundan, bölgede yoğun bir yerleşim olamadı.

Sultan Süleyman kervansarayı, menzil külliyesinin önemli yapıtlarındandır. Osmanlıda kervansarayların şehir içinde yapılanlarına han, şehir dışında yapılanlarına ise menzil hanı denirdi. Menzil hanının bir diğer ismi ise kervansaraydır. Kervansarayların en nadide olanlarından biri de Sultan Süleyman Kervansarayıdır. Çatısının orijinal hali kurşun kaplı olduğundan Kurşunlu Han ismiyle de anılan kervansaray, avlusuz kapalı tip kervansaraylar grubuna giriyor.

Büyükçekmece köprüsü, Beylikdüzü’nün sembolü olan Büyükçekmece Köprüsü, Kanuni Sultan Süleyman tarafından Mimar Sinan’a yaptırılmış. Kanuni, Zigetvar Seferi’ne gitmeden önce köprüyü yapması için emir verdi ve Mimar Sinan da 1566’de bu güzel köprünün yapımına başladı.

Enverpaşa Köşkü, Mavi ahşap panjurlu üç katlı beyaz bu köşkün güller içindeki bahçesinde bir de havuzu vardır. Denize cepheli köşk; gerek şıklığı gerekse barındırdığı önemli kişilikler nedeniyle, 100 yıl öncesinin kanıksanmış ahşap karası evleri arasında halen tarihi güzelliğini koruyor.